14 Mayıs tarihinde, Filistinliler tarafından ‘’Felaket Günü’’ kabul edilen, İsrail Devleti’nin kurulduğu günde, Filistin halkı yine büyük bir acı yaşıyor. ABD‘nin Tel Aviv’de bulunan büyükelçiliğini, özelikle de bu tarihe denk düşürerek, Kudüs’e taşıması tam bir provokasyondur. Ve bugün Filistin, Kudüs yine yine yine Katliamlarla, İsrail devletinin terörüyle, dünya kamuoyu önündedir. Ve elbette Filistin halkının onurlu direnişiyle, özgürlük mücadelesiyle de.
Dünden bu yana 50’nin üstünde Filistinli ABD’nin Büyükelçiliğinin Kudüs’e taşımasına karşı çıktığı için, hayatını kaybetmiş durumda. Binlercesi de yaralı. Trump ve İsrail, Orta Doğu’nun bağrına hançer saplamıştır. Bu uygulamalar barışa değil, savaşa davetiye çıkaran uygulamalardır.
14 Mayıs 1948’den beri Filistin topraklarının yüzde 78’i işgal edildi. Filistin halkının en az yüzde 60’ı göç etmek zorunda bırakıldı. Binlerce Filistinli topraklarından uzakta mülteci kamplarında yaşıyor. 1.5 Milyon Filistinli ise Gazze’de kuşatma altında yaşam mücadelesi veriyor.
Bütün bunlar yetmezmiş gibi 70 yıl sonra, İsrail Devleti, Filistin halkına benzer acıları yeniden yaşatıyor. ABD’nin verdiği destekle İsrail Ortadoğu’yu kan gölüne çevirmeye devam ediyor. İsrail’e destek olan ve çıkar ortaklığı yapan ABD, Filistin halkının yaşadıkları karşısında sessiz kalıyor.
Bizler bu vahşete sessiz kalmıyoruz, kalmayacağız.
Kudüs’ü “İsrail’in başkenti olarak tanıma kararı” sonucunda bir kez daha acıyla, kanla, gözyaşıyla gördük ki; ABD emperyalizmi ve diğer emperyalist haydutların, onların işbirlikçilerinin, Ortadoğu halklarının BAĞIMSIZLIK, ÖZGÜRLÜK VE HAK EŞİTLİĞİ mücadelesinin en büyük DÜŞMANIDIRLAR.
Bir kez daha gördük ki, işgalci, yayılmacı, sömürgeci emperyalist politikalar, hamasi nutuklarla engellenemez!!!!
Bizler Türkiye işçi ve emekçileri, halkaları, işgale, emperyalizme ve işbirlikçiliğe karşı mücadele birleşmeden ne Filistin’de ne de Ortadoğu’da, ne içeride ne dışarıda; barışın, huzurun, özgürlüğün, demokrasinin olmayacağını biliyoruz! Bunu da buradan bir kez daha ifade ediyoruz.
ABD emperyalizmi ve diğer emperyalist haydutların bağımsızlık, özgürlük ve hak eşitliği taleplerinin en büyük düşmanıdırlar, işte şimdi bir kez daha bunu yaşıyoruz.
Sermayenin ve onun işbirlikçilerinin ikiyüzlü-riyakâr politikalarına karşı birleşmeliyiz!!!
Gün süslü laflarla durumu kurtaracak gün değildir. Siyonizme karşı mücadeleyi emperyalizme karşı mücadeledir. Bugün Ortadoğu emperyalist işgal, sömürü, katliam politikaları nedeniyle kan gölüne dönmüştür. Filistin Halkının kendi kaderini tayin etme hakkını kabul etmeden, birleşik, demokratik, bağımsız ve özgür bir Filistin’i savunmadan izlenecek bir yol yoktur.
ABD, AB, Rusya Emperyalistlerinin politikaları tüm Ortadoğu’da yeni egemenlik savaşlarına gebedir. İran, Irak, Lübnan, Suriye hedefteyse elbette ki de Türkiye’de hedeftedir. Bizler diyoruz ki emperyalistler Ortadoğu’dan defolacaksa BU TÜM ORTADOĞU HALKALARINI BİRLİKTE MÜCADELESİ VE DAYANIŞMASIYLA OLACAKTIR. KUŞKUSUZ Kİ EMPERYALİSTLER VE İŞBİRLİKÇİLERİ YENİLECEKTİR!
AKP Başkanı Erdoğan ise söylemleriyle Filistin’e destek olurken İsrail ile bütün ticari anlaşmaları yapmaya ve sürdürmeye devam ediyor. Gerçekten İsrail’e ve ABD’nin politikalarına karşı bir yaptırım uygulanacaksa öncelikle ABD ve İsrail ile yapılan başta silah anlaşmaları, tank ve silah modernizasyonu olmak üzere bütün açık ve gizli anlaşmalar iptal edilmelidir.
Bir kez daha tekrar edelim;
▪ İsrail ve ABD ile yapılan bütün gizli ikili anlaşmalar iptal edilmelidir.
▪ İsrail ile tank ve silah modernizasyonuna dair bütün anlaşmalar yırtılmalıdır.
▪ İsrail katliamlara son vermelidir.
▪ İsrail işgal ettiği topraklardan geri çekilmelidir.
▪ Filistinli mültecilerin kendi topraklarına geri dönmesine saygı göstermelidir.
▪ Bütün emperyalistler ve işbirlikçileri Ortadoğu’dan çekilmelidir.
Biz Sinop Emek Demokrasi Güçleri olarak mazlum Filistin Halkının yanında olduğumuzu, ABD ve işbirlikçi İsrail’in bir an önce işgal ettiği topraklardan çekilmesini, bir kez daha dile getiriyoruz.
FİLİSTİN HALKI YALNIZ DEĞİLDİR!
Sinop Demokrasi Güçleri