Yayın Tarihi:04 08 2024 11:45(314)

Dağların Ardında Bıraktıklarımız

OSMAN ÇAKIR/03 Ağustos 2024

Her insanın hayatında, dönüp geriye bakınca gözlerinde ışıltı bırakan anılar vardır.

Bir zamanlar geçtiği yollar, yaşadığı yerler, paylaştığı anlar...

Bunlar, geçmişin nostaljisiyle hatırlanan ve yüreğimizde derin izler bırakan anlardır.

İşte bu anlardan biri de dağların ardında bıraktıklarımızdır.

“Dağların ardını gurbet sanırdım, meğer gidenin kalana bıraktığı yermiş,” diyen bir söz, tam da bu hissiyatı anlatır.

Bu söz, insanın içini hüzünle doldurur, çünkü geride bıraktığımız şeylerin değerini anımsatır bize.

Çocukluğumuzun geçtiği o küçük kasabalar, mahalleler, evler...

Oralar, sadece fiziksel mekânlar değil; aynı zamanda anılarımızın, duygularımızın, özlemlerimizin saklandığı yerlerdir.

O dağlar, sadece bir coğrafi unsur değil; aynı zamanda hayatımızın belli bir dönemine ait bir semboldür.

O dönemde zaman, şimdiki kadar hızlı akmazdı. Günler uzun uzun geçerdi, sohbetler derin ve anlamlı olurdu.

Komşularımız, akrabalarımız hep yanımızdaydı. Birbirimize destek olurduk, dertlerimizi paylaşırdık.

Şimdi ise modern hayatın karmaşası içinde, bu bağlar zayıfladı. Hatta koptu da diyebiliriz.

İnsanlar kendi dünyalarına çekildi, dijitalleşen yaşamla birlikte sosyal ilişkiler yüzeyselleşti.

Dağların ardında bıraktıklarımız, aslında o saflığı, samimiyeti, sıcaklığı temsil eder.

O zamanlar belki de her şey daha basit ve sadeydi, ama daha anlamlıydı.

Şehir hayatının getirdiği hız, rekabet ve maddiyat peşinde koşarken, manevi değerlerimizi ihmal ettik. Birbirimize olan güvenimizi, sevgimizi, anlayışımızı kaybettik.

Artık insanlar arasındaki ilişkiler, eski samimiyetini yitirmiş durumda.

Teknolojinin getirdiği kolaylıklar, bir yandan hayatımızı kolaylaştırırken, diğer yandan bizi birbirimizden uzaklaştırdı.

Ancak bu nostaljik duygular, sadece bir özlemden ibaret değil. Onlar, aynı zamanda kimliğimizin bir parçası.

Geçmişimizi, köklerimizi unutmamak, kimliğimizi kaybetmemek demektir.

Dağların ardında bıraktıklarımız, bizim kim olduğumuzu, nereden geldiğimizi hatırlatan birer hatırlatıcıdır.

Onları unutmamak, kendimize olan saygımızın bir gereğidir.

Belki de modern dünyanın getirdiği bu karmaşadan biraz olsun sıyrılıp, geçmişe dönüp bakmak gerekir.

Dağların ardında bıraktığımız o anıları, o duyguları, o insanları yeniden hatırlamak...

Bu, sadece bir nostalji yolculuğu değil; aynı zamanda kendimize dönmenin, köklerimize sarılmanın bir yoludur.

Geçmişe geri dönüp, o günleri tekrar yaşayamayız belki. Ancak, o günlerin bize öğrettiği değerleri bugün de yaşatabiliriz.

Şimdi, bu satırları yazarken, önce kendime, sonra da sizlere şu soru soruyorum:

"Dağların ardında bıraktıklarımızı tekrar yakalayabilirmiyiz?"

Belki tam anlamıyla değil.

Ancak, o saf duyguları, o samimiyeti, o sıcaklığı yüreğimizde yaşatabiliriz.

Geçmişte yaşadığımız o güzel anılardan ilham alarak, bugün de anlamlı ve derin ilişkiler kurabilir, manevi değerlerimizi koruyabiliriz.

Unutmayalım, dağların ardında bıraktıklarımız, bizim bir parçamız. Ve bu parçayı hiçbir zaman unutmamalıyız.

Geçmişin izlerini taşımak, geleceğe daha sağlam adımlarla ilerlememizi sağlar.

Geçmişi hatırlamak, sadece bir nostalji değil; aynı zamanda geleceğimizi şekillendirmenin bir yoludur.

Dağların ardında bıraktıklarımızı anımsamak, bize kim olduğumuzu hatırlatır ve bu bilinci kaybetmemek, hayatımızın en büyük zenginliklerinden biridir.

Facebook'ta Paylaş

Yorumcuların dikkatine! Yasal Uyarı!

  1. Yorumlarınızı anlaşılır bir dille ve dilbilgisi kurallarına uygun olarak özenle yazınız. BÜYÜK HARF kullanmayınız. Tekrar okuyarak yanlışlarınızı düzeltiniz.
  2. Anlaşılmaz kısaltmalar yapmayınız.
  3. Lütfen yorumlarınızda terbiye dışı sözler kullanmayınız.
  4. Yazılan yorumların sorumluluğu yazarına aittir. Sonradan pişman olunacak hukuki sorunlarla karşılaşmamak için kişi veya kurumlara yöneltilmiş olan eleştirileriniz hakarete varmasın.
  5. Yorumlar denetlendikten sonra yayına verilecektir.
  6. Yazılarımızda yanlış ya da kusurlu bir konu bulunursa bunu lütfen bize bildiriniz.

Yukarıdaki Sözleşmeyi/Uyarıları kabul ediyorum.
'Evet' Yazın:
İsim:
E-mail: (isteğe bağlı)




Beni Unut

Kitaplardan Telefonlara


Medya, Tüketim ve Mutluluk


Sayın Boyabat CHP İlçe Başkanım…..


İlklerin Başkanları: Hasan Kara ve Ferdi Canoğlu..!


Sizin Bizim Değil Hepimizin


Özler Akaryakıt Eleman Aranıyor


Boyabat Gazetesi 19. Yaşında


2024 Boyabat Yerel Seçim Sonuçları (31 Mart 2024)


Şafak Akça yazdı: Yaşasın Tatil!


Siyaset Kazanı Yerel Seçim 4- Mart 2024


2024 - 1445 Ramazan İmsakiyesi


Boyabat'ın 2023 yılı nüfusu belli oldu


Mutlu Yıllar


Boyabat İYİ Parti İlçe Teşkilatı, Yeni Eğitim ve Öğretim Yılı Mesajı


AKP iktidarı, hangi ekonomik program hedefini tutturdu ki?


Türkiye'de, sosyal adalet gereği zamlar yapılıyor!


Vergi Bağlandı


Sallım Çorba


Bazı Haramlar -2


86 yıllık bir fotoğraf


Yılmaz Özdil şehit dedelerimizin dünyanın nerelerinde yattığını


Boyabat Ticaret ve Sanayi Odası Tanıtım Videosu


8-9 Şubat Boyabatta Kar Yağışından Görüntüler


5 bin - 30 bin TL'yi aşan faturaların GİB Portalından e-Arşiv olarak Düzenlenmesi


Müjde…. Hadi Hayırlı Olsun


Fevkaladenin Fevkinin de Fevkinde


Yazı ve Haberleriniz İçin:
boyabatgazetesi@boyabatgazetesi.com
haber@boyabatgazetesi.com
adreslerine E-posta gönderebilirsiniz.
Eylül ayı ziyaretci sayısı:

140034


Tasarım:DtGaNi