14 Mayıs Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimlerinden birisi. Bir tarafta demokrasi, hak, hukuk, adalet, yolsuzluğa, hırsızlığa, talana, yalana hayır, ortak akıl, istişare eden yönetim diyenler, diğer tarafta fakirden alıp, zengine veren, her konuyu bildiğini zanneden, ben yaptım oldu. Adeta devleti oyuncak hale getiren bir sistemi ölümüne savunanların olduğunu söyleyen 70 yaşında devlet memurluğundan emekli vatandaş.
Bu yaşa kadar gördüğüm, toplumun karpuz gibi ikiye ayrıştırıldığı seçim. İktidarın bu tür ayrıştırma dilini kullanması ülkemize, milletimize zarar veriyor. İktidar 21 yıldır kazandığı seçimler, din, iman, insanları ötekileştiren söylemleri, hayali projeleri ile kazandı derken 2002 yılında AKP’nin ekonomi kadrosuna, “Yolsuzluk, hırsızlık, yoksulluk” söylemlerine inanarak oy verdim. Ülkesini, vatandaşını, çocuklarının, torunlarının yarınlarını düşünen her seçmen siyasi liderlerin söylemlerini çok dikkatle dinlemeli ve sorgulamalıdır. En önemlisi de ekonomik kadrosudur.
Sürekli, çarşı Pazar dolaşan, otobüste, kahvede vatandaşların arasında olan birisi olarak, milletin çaresizliğini görüyorum. Ama bu ülkeyi 21 yıldır yöneten, ona oy verenler ya görmüyorlar, ya da görmezden geliyor olmaları düşündürücü.
Türkiye AKParti iktidarında 3 ağır ekonomik kriz gördü. Şu an içinde bulunduğumuz kriz değil buhrandır. Buna rağmen insanlar hala AKP’nin iktidarda kalmasını isteyenlerin bu iktidardan çıkarları olanlardır. Bencil, kendilerinden başkasını düşünmeyen insanlardır. Efendim, Erdoğan giderse, ülke batarmış, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk öldü, Türkiye daha güçlü yoluna devam etti. Bu seçim İstiklal mücadelesi seçimiymiş !
Yok ya…
AKP’ye oy verenler, vatansever, vermeyenler düşman.
Bu nasıl bir dil ve söylemdir?
14 Mayıs’ta zafer kazanacaklarmış. Sanki düşmana karşı zafer kazanacaklar?
Geçmişte sol, sağ vardı. Bugünde, düşman olanlar, olmayanlar. Yazık oluyor bu ülkeye.
Lise yıllarımdan beri Türkiye siyaseti ile yakından ilgilenir, anketleri çok iyi takip eder, analizlerini yaparım. Bu seçimdeki anketlerin hiç birine inanmıyorum. İktidarın ve muhalefetin mitinglerini televizyondan izlediğime göre benim bölgesel anketim şöyle;
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kılıçdaroğlu'na;
Karadeniz Bölgesi; 3 Milyon oy
Marmara Bölgesi; 10 Milyon oy
Ege Bölgesi; 7 Milyon oy
Akdeniz Bölgesi; 6 Milyon oy
Doğu Anadolu Bölgesi; 1 Milyon oy
Güneydoğu Anadolu Bölgesi; 1 Milyon oy
İç Anadolu Bölgesi; 5 Milyon oy
Kılıçdaroğlu'nun alacağı toplam oyu: 33 Milyon
Oy yüzdesi ise yüzde 66’dır.
Seçimden sonra tekrar karşılaşırsak benim tahminimin doğru olduğuna sende inanacaksın.
Kılıçdaroğlu, kazandığında bir avuç insan değil, ülkemize akılcı hizmetlerle 85 milyon insanımız kazanmış olacaktır. Kılıçdaroğlu’na oy vermeyenler asla üzülmesinler…
Sinan Oğan ve Muharrem İnce; en fazla yüzde 5 oy alır.
Cumhur İttifakı adayı Erdoğan ise; yüzde 29 oy alır.
İşte vatandaşın iddialı anketi de böyle. Tabi kendisine Cumhurbaşkanı adayı Erdoğan’ın kendisine göre bazı gerekçeleri ve olumsuzlukları var. Etik gereği, diğer söylediklerini yazmadım.