Yayın Tarihi:14 08 2025 11:32(2352)

Arabesk Yazılar | Geceler

OSMAN ÇAKIR
06 Ağustos 2025

Ah, şu geceler… Bir kara örtü gibi usulca iner şehrin üstüne. Sokak lambalarının solgun ışığında bile derinleşen bir karanlık… Issız mı, sessiz mi, yoksa ikisinin de ötesinde bir şey mi? Yaralı ruhların son sığınağı, yorgun kalplerin sessiz çığlığıdır geceler.

Güneşin çekilip gitmesiyle başlar gerçek hikâye. Gündüzün o yapışkan, sahte gülüşleri söner. Zoraki tebessümler, mecburiyet kokan sohbetler bir bir dağılır. Yüzümüzdeki maskeler düşer, içimizdeki çıplak yaralar ortaya çıkar.

Kimi insan için gece, sadece biten bir günün habercisidir. Kimi için ise yeni bir başlangıcın sessiz kapısı… Ama yaralılar için gece, kanayan bir yaranın üzerine çekilmiş soğuk bir sargıdır.

Karanlığın Kucağında

Gündüz bir savaş meydanıdır. İnsan, kendi enkazını en güzel kıyafetlerin altına saklar.

Herkes güçlü görünmek zorundadır; çünkü bu dünyanın taş kalbinde zayıflık, merhametten önce darbeyi çeker.

Bir “Nasılsın?” sorusu gelir, cevabı bellidir: “İyiyim.” Oysa kalbimizde, yağmura hasret kurumuş toprak gibi çatlaklar vardır.

İçimizde, yıkılmış binaların tozuyla boğulmuş bir şehir taşırız.

Ama gece... Bütün bu enkazın arasında elini uzatır. Ne yargılar, ne hesap sorar. Sadece dinler.

Gece olunca o zifiri karanlık, âdeta bir dost gibi sarar insanı; sessizliğiyle, kimseye söyleyemediklerimizi anlatabileceğimiz tek liman olur. O an gözyaşlarımız sessizce akar. Başımızı koyduğumuz yastık, yılların biriktirdiği sitemlerle ıslanır. Dudaklarımızdan, cevabı olmayan sorular dökülür: “Neden ben? Neden bu kadar yük?” Cevap yoktur, ama sormak bile ruhu hafifletir.

İşte o karanlık gece, bu soruları içine çeker; acımızı, kendi koynunda saklar.

Geceyle Hesaplaşma

Gece, sadece bir sığınak değildir. Aynı zamanda bir ayna… Gündüzün gürültüsünde görmezden geldiğimiz ne varsa, karanlıkta önümüze serilir.

Geçmiş oturur yanımıza; pişmanlıkların soğuk nefesi yüzümüze çarpar. Kaçırdığımız fırsatlar, söyleyemediğimiz sözler, gitmediğimiz yollar… Hepsi tek tek yoklar bizi. Gelecek de gelir; belirsizliğiyle, korkusuyla. İnsan, gecenin içinde hem kendi celladı hem kendi kurtarıcısı olur.

Düşünceler, ruhumuzu lime lime ederken, bir yandan da yaşadığımızı hatırlatır.

Karanlık, insana kendi derinliğini gösterir.

Şafak Korkusu

Ve saatler ilerledikçe içimizde tanıdık bir korku filizlenir. Şafak sökmesin… Güneş bir daha doğmasın…

Çünkü biliriz; sabah, yeniden o ağır maskeyi takma zamanıdır. Yeniden “iyiyim” deme, yeniden güçlü görünme mecburiyetidir.

Gece ise bütün bunlardan azade, çıplak bir hâl sunar bize. Orada güç gösterisine, sahte gülüşlere yer yoktur.

Orada yalnızca biz ve içimizdeki gerçek vardır. Şafak, gecenin huzurlu sessizliğini yırtıp atar. Yerine gündüzün yapay ışığını, sahte gürültüsünü getirir.

Ve biz yaralılar, yeniden görünmez yaralarımızı saklamak zorunda kalırız.

Tek Dost

Ama unutulan bir şey var: Yürek, gündüz de susmaz. Kalabalıkların içinde bile fısıldamaya devam eder. Biz ne kadar kulak tıkasak da, o kendi dilinde konuşur.

Ve biz, bir sonraki geceyi bekleriz. Sabırsızca, sessizce…

Çünkü biliriz ki gece geldiğinde, maskeler düşecek; biz yeniden, bütün çıplaklığımızla kendimiz olacağız...

 
Facebook'ta Paylaş

Yorumcuların dikkatine! Yasal Uyarı!

  1. Yorumlarınızı anlaşılır bir dille ve dilbilgisi kurallarına uygun olarak özenle yazınız. BÜYÜK HARF kullanmayınız. Tekrar okuyarak yanlışlarınızı düzeltiniz.
  2. Anlaşılmaz kısaltmalar yapmayınız.
  3. Lütfen yorumlarınızda terbiye dışı sözler kullanmayınız.
  4. Yazılan yorumların sorumluluğu yazarına aittir. Sonradan pişman olunacak hukuki sorunlarla karşılaşmamak için kişi veya kurumlara yöneltilmiş olan eleştirileriniz hakarete varmasın.
  5. Yorumlar denetlendikten sonra yayına verilecektir.
  6. Yazılarımızda yanlış ya da kusurlu bir konu bulunursa bunu lütfen bize bildiriniz.

Yukarıdaki Sözleşmeyi/Uyarıları kabul ediyorum.
'Evet' Yazın:
İsim:
E-mail: (isteğe bağlı)




Beni Unut

Boyabat Gazetesi 10 Kasım Mesajı


Türkçemize Sahip Çıkalım...!!!


Her Köyde Bir Evimiz Olmalı


Devlet mi güçlü, Maden Şirketi mi?


Belediye'nin Şevkine ve İvediliğine Hayran Kaldım….


Kalebağı'ndan Sonbahar Fotoğrafları


Kedinin Ölümüne Yazılan Bir Mersiye: Ah Pisi Vah Pisi


Emek Tuğla Eleman İlanı


2024 Boyabat Yerel Seçimleri Mahalle Bazında Sonuçlar


Boyabat Dörtyol'dan Kar Manzaraları-22 Şubat 2025


2025 - 1446 Ramazan İmsakiyesi


Boyabat'ın 2024 yılı nüfusu belli oldu


Yangın Var!


Mahramalar duruyor da...


Emekliler Yılı...


Medya, Tüketim ve Mutluluk


Mutlu Yıllar


AKP iktidarı, hangi ekonomik program hedefini tutturdu ki?


Türkiye'de, sosyal adalet gereği zamlar yapılıyor!


Sallım Çorba


Bazı Haramlar -2


Yılmaz Özdil şehit dedelerimizin dünyanın nerelerinde yattığını


Boyabat Ticaret ve Sanayi Odası Tanıtım Videosu


Müjde…. Hadi Hayırlı Olsun


Fevkaladenin Fevkinin de Fevkinde


Yazı ve Haberleriniz İçin:
boyabatgazetesi@boyabatgazetesi.com
haber@boyabatgazetesi.com
adreslerine E-posta gönderebilirsiniz.
Kasım ayı ziyaretci sayısı:

425218


Tasarım:DtGaNi