İhsanoğlu: "Şehit ve şüheda edebiyatıyla değil şehitlerin aileleriyle meşgul olsunlar lütfen."

Türkiye’nin Cumhurbaşkanı adayı Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu Adana gezisinde konuştu: “Beni önce su, ekmek parası daha sonra başörtüsünden imtihan ettiler şimdi sıra edebiyata geldi. Beni edebiyattan imtihan edenler şunu bilmelidir ki ben bu edebiyatı çok iyi biliyorum. Öte yandan, edebiyattan sınıf geçmekten daha mühim olan insanların edepten sınıf geçmesidir. Şehit ve şüheda edebiyatıyla değil şehitlerin aileleriyle meşgul olsunlar lütfen.”

Seçim çalışmaları kapsamında Adana ve Mersin’de temaslarda bulunan Cumhurbaşkanı adayı Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu’na kalabalık bir konvoy eşlik etti. İhsanoğlu’nun Adana ziyaretindeki ilk durakları Adana Valiliği, Adana Büyükşehir Belediyesi ve Adana Seyhan İlçe Belediyesi’ydi.

Prof. Dr. İhsanoğlu daha sonra Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’ni ziyaret etti ve burada bir basın toplantısı düzenledi. Samimi karşılama ve ilgi için teşekkür eden Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu “Kısa sürede elimizden geldiği kadar çok il gezmeye çalışıyoruz. Adaletsizlik ve eşitsizlik içerisinde yürütülen bu yarışta, yoğun ajandamızda bizlere eşlik eden ve bizlerle birlikte yorulan sizlere teşekkür ediyorum kusurumuza bakmamanızı rica ediyorum” diyerek söze başlayan İhsanoğlu kaybettiğimiz sanatçı Murat Göğebakan’a ve ailesine taziyelerini iletti ve kaybından dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Gazetecilerden gelen soruları cevaplayan İhsanoğlu Cumhurbaşkanlığı yarışı ile ilgili olarak: “Millet yeni bir ses ve nefes istiyor. Buna ihtiyaç var ve bu anayasal bir haktır. Buna saygılı olmak gerekiyor. Ben zembille gökten inmedim. Mecliste 4 parti var iki parti 1 aday üzerine anlaştı. Burada bir yanlış yok” dedi.

Son dönemde kendisine yöneltilen iddiaları ve atılan iftiraları eleştiren İhsanoğlu “Yalancının mumu da ampulü de yatsıya kadar yanar” yorumunda bulundu.

Filistin davasına Yaser Arafat döneminden bu yana hizmet ettiğini ve bundan şeref duyduğu belirten Cumhurbaşkanı adayı Alevilerle ilgili gelen bir soru üzerine konuyu: “Daha önceki bir demecimde, Suriye’deki aleviler ve Türkiye’deki aleviler arasında isim benzerliğinden başka bir benzerlik yoktur dedim. Türkiye’dekiler tasavvufla, irfan kültürüyle ve Türk gelenekleriyle yoğrulmuş mükemmel bir inanç sistemidir ve bu bize mahsustur. Suriye’deki Alevi komsularımıza Nusayriler derler. Ben bunu söyledim. Bu yorum da çarpıtılarak üzerinde fırtınalar yaratıldı ve ek beyanlar yapıldı. Bunun üzerine ülkemizdeki Alevilerle bir araya geldim ve fikirlerimi paylaştım. Yanlış anlaşmalar giderildi ve herhangi bir mesele kalmadı” diye açıkladı.

İhsanoğlu vatandaşı oyuna sahip çıkma çağrısı yaptı

Yurtdışındaki seçmenlerin oy verme süreciyle ilgili kendisine yöneltilen soru üzerine İhsanoğlu: “Demokraside vatandaşların kullandığı oylar dürüstçe neticelere yansımıyorsa bu bir sorundur. Geçen seçimlerde benzer durumlar yaşadık. Bizim istediğimizde vatandaşın oyuna sahip çıkmasıdır. Şimdiden herkesi görev alması lazım gerek sandık gerekse de ilçe ve il seviyesinde. Sandık seviyesinde oylarınızı bir ölçüde kontrol edebiliyorsunuz. İlçe seviyesine geçince bunun boyutu biraz daha genişliyor. Gönüllü kuruluşlarla, partilerle organize olarak lütfen oyunuza sahip çıkın.”

Polis ve emniyet tutuklanma göz altına alınmaları da değerlendiren İhsanoğlu “Türkiye’nin ne büyük gündemi hukukun üstünlüğü kavramının sarsılmış olmasıdır. Yargı büyük darbe aldı, yargı siyasete karıştı. Kolluk kuvvetleri, yani polisin durumuna biz çok üzülüyoruz. Bu Türkiye için çok kötü bir manzaradır” dedi.

İstiklal Marşı polemiğine yanıt: “Mehmet Akif’in İstiklal Marşı’ndaki tüm sözlerinin ve dizelerinin altına imzamı atarım”

Son dönemlerde sıkça gündeme getirilen İstiklal Marşı konusuysa ilgili yaratılan polemiğe de cevap veren İhsanoğlu “Arife günü Edirnekapı’daki Şehitliği ziyaret ettim, şehitlerin ve Mehmet Akif’in kabirlerinde Fatiha okudum. Oraya şehitlerimizin aileleri de gelmişti ve benim etrafımda toplandılar. Devletin kendilerinin kapısını hiç çalmadığını söylediler. Biz evlatlarımız vatan uğruna feda ettik, kimse bizi aramıyor sormuyor. Evladımı şehit edenlerin peşindeler diye şikâyetlerde bulundular. Bunun üzerine yine çarpıtılan söylemler gündeme getirildi. Çanakkale en fazla şehit verilen cephelerden biridir. Mehmet Akif’in dizelerinde geçen “şüheda”, “şehit” kelimesinin çoğuludur. Ben, Mehmet Akif’in buradaki lafının Çanakkale için söylendiği şeklinde yorumladım ve bu yönde bir söylem yaptım. Mehmet Akif’in İstiklal Marşı’ndaki tüm sözlerinin ve dizelerinin altına imzamı atarım. Benim Türkiye’den başka bir bayrağım ve toprağım olmadı. Gurbette doğanlar vatanın manasını herkesten daha iyi bilirler. Bu yarışa başladığımızdan beri beni önce su, ekmek parası daha sonra başörtüsünden imtihan ettiler şimdi sıra edebiyata geldi. Beni edebiyattan imtihan edenler şunu bilmelidir ki ben bu edebiyatı çok iyi biliyorum. Öte yandan, edebiyattan sınıf geçmekten daha mühim olan insanların edepten sınıf geçmesidir. Şehit ve şüheda edebiyatıyla değil şehitlerin aileleriyle meşgul olsunlar lütfen. Seviye buysa ben yine fazla yorum yapmamayı ve Sayın Başbakanım demeyi uygun görüyorum, benim terbiyem bunu gerektiriyor.”

Basın toplantısının ardından Cuma Namazı için Merkez Cami’ne geçen Cumhurbaşkanı adayı Sular Bölgesi’ndeki öğle yemeğinde STK’larla ve halkla bir araya geldi. Öğle yemeğinin takiben Mersin’e hareket etmek üzere Adana’dan ayrılan İhsanoğlu’na ilgi büyüktü.

İhsanoğlu’nun Mersin programında Yenice ve Tarsus’ta şehir turu, Tarsus Büyükşehir Belediyesi ziyareti, Mersin’de ise Mersin Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi ziyareti ve ardından esnafla buluşma yer alıyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı’nda bölgedeki STK’larla ve temsilcileriyle yemek eşliğinde bir araya gelecek olan Prof. Dr. İhsanoğlu akşam saatlerinde Ankara’ya hareket etmek üzere Adana Havaalanı’na geçecek.