Sinoplu kadınlar şiddete karşı yürüdü

Kendilerine Sinop Kadın Platformu üyeleri adını veren kalabalık bir grup itfaiye binası önünde toplanarak, Uğur Mumcu Meydanı'na kadar yürüdü.

Ellerinde 'Her yerde erkek şiddeti, kadın direnişi', 'Erkek vuruyor, devlet koruyor', 'Boşanmayı değil, cinayeti engelleyin', 'Kadınların öfkesi sınırları aşıyor' yazılı pankartlarla sloganlar atarak Uğur Mumcu Meydanı'na gelen kadınlar burada basın açıklaması düzenledi.

Şiddet her geçen gün artıyor!

Platform adına konuşan Sinop Kadın Platformu Sözcüsü Derya Kırmızıtoprak, kadına şiddetin her geçen gün arttığını söyledi. 2014 başından bu yana 207 kadının erkekler tarafından katledildiğini kaydeden Derya Kırmızıtoprak; "Yine bir 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü'nün arifesinde, savaşın yakıcı etkisini yüreğimizde hissederken, kadına yönelik şiddetin her türlüsüne karşı sesimizi ve mücadelemizi yükseltmek için bir aradayız. Savaşın kol gezdiği Ortadoğu'da kadınlar, tecavüzden soykırıma IŞID vahşetinin her türlüsüne maruz kalıyor. Erkek şiddeti savaş olsa da olmasa da kadınları hedef alıyor, kadın Sinop'ta '25 Kasım Dünya Kadına Şiddeti Önleme Günü' arefesinde 'Kadına karşı şiddete hayır!' yürüyüşü düzenlendi. katliamları, tecavüz, taciz, nefret cinayetleri, neoliberal politikalar nedeniyle artan iş cinayetleri hız kesmeden sürüyor. Her hafta kocası, babası, erkek kardeşi, oğlu, boşanmak-ayrılmak istediği kocası, sevgilisi, müşterisi tarafından öldürülen kadınların kadınların haberlerini duyuyoruz. Kadınlar her gün kendi hayatları hakkında karar vermek isterken erkekler tarafından öldürülüyor. Erkek şiddeti cezasız kalırken, aileye mecbur bırakıldığımız politikalar oluşturulurken biz kadınlar her gün öldürülüyoruz. Ortadoğu'da IŞID tarafından kadınların bedeni savaş ganimeti olarak görülüyor, tecavüz bir savaş stratejisi, bir savaş silahı olarak kullanılıyor. Türkmen, Kürt, Arap, Ezidi, Süryani, Asuri, Keldani, Şabak ve bölgedeki tüm kadınların bedeni birer savaş alanına çevriliyor. Direnen kadınlara yönelik baskıyı her gün daha da arttıran siyasi iktidar, insanlığına kulak veren Kader Ortaya'yı katlediyor. Sadece 2014 yılında 37 trans birey nefret cinayeti nedeniyle aramızdan ayrılmışken, LGBT'lere yönelik nefret körükleniyor. Buradan hareketle bugün burada savaşa, kadın bedenine yönelik saldırılara, kadın düşmanı politikalara ve LGBT'lere yönelik baskılara karşı topyekün bir direniş ve ses çıkarma zorunluluğunu bilerek biz kadınlar, Şengal, Rojava, Kobane, Telafer, Karatepe, Rakka için erkekler tarafından her gün öldürülen kadınlar için erkek şiddetine ve savaşa karşı direnişi büyütmek için, nefret cinayetlerine karşı dayanışmayı büyütmek için '25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma ve Mücadele Günü' kapsamında sesimizi yükseltmek için alanlardayız" dedi.

Kadınlar daha sonra uzun süre meydanda slogan attı. Birlikte halaylar çeken platform üyelerinin eylemi sırasında polis çevrede güvenlik önlemi aldı.

Haber: Vitrin Haber - Hacer Üçüncüoğlu