Türkiye son haftalarda hemen her gün yeni bir terör saldırısıyla güne uyanıyor. Memleketimizin evlatları hain pusularda, kalleşlerin tuzaklarında can veriyor. Evlerinden dualarla uğurlanan elleri kınalanarak gönderilen yiğitler albayrağa sarılarak dönüyor. Şehitlerimizin acısı sadece anne babalarının değil milletimizin yüreğine yangın olup düşüyor. Böyle haince; kendilerinin niyetinin ne olduğunu ortaya koyan saldırılardan medet bekleyenler, sonuç alacaklarını umanlar gaflet içerisindedirler. Elbette ki bu hain saldırıları gerçekleştirenler hiçbir zaman hedeflerine ulaşamayacaklardır!
Türkiye’nin içinde bulunduğu, tamamının İslam ülkelerinden oluşan Ortadoğu coğrafyasında uzun zamandır yaşanan ve özellikle son dönemde şiddetini artıran istikrarsızlık ve isyan, başkaldırı gibi hareketlerin inancın ve insanlığın kabul etmediği ve şiddetle reddettiği kanlı teröre dönüşmesinin kime ve kimlere yaradığını iyice analiz etmek gereklidir.
AKP’nin kapalı kapılar arkasında yürüttüğü ve ne olduğu bilinmeyen sözde çözüm süreci denilen ve ne olduğu muamma olan bir fikirler silsilesi su anki durumun tek sebebi olmuştur. Ülkemizde terörün kâbusların vahşetlerin yaşanılıp konuşulmak zorunda kalındığı AKP hükümeti döneminde gerek Irak sınırımızı ve gerekse 800-900 kilometrelik Suriye sınırımız teröristler için açık kapı olmuştur.
AKP’nin açılım safsatası ve terörü şımartan politikaları sonucu, terör dağlardan şehirlere inmiş, üç beş kansız her fırsatta gerek devletimizi gerekse aziz milletimizi tehdit etmekte ve haince güvenlik güçlerimizi şehit etmektedir. Son zamanlarda yaşananlar göstermiştir ki terörle müzakere değil, mücadele edilmeli, onların anladığı dilden konuşulmalıdır. Güvenlik güçlerimizin eli-kolu bağlıdır. Hükümet artan bu terör olaylarına karşı güvenlik güçlerimize vur emri vermelidir. Polis ve asker şehitlerimizin intikamı kınama mesajları ile değil bizzat sonuç alınacak operasyonları ile yapılmalıdır. Sabrımız kalmamıştır, artık birileri buna dur demelidir.
Hainler bilmelidir ki, vatan savunması için canlarını feda eden aziz şehitlerimiz Türk Ulusunun yüreğinde sonsuza dek yaşacaklardır. Milletimiz, tarihini kahramanlık destanlarıyla yazmış, bağımsızlığını kahramanca mücadele veren, bu uğurda gözünü bile kırpmadan canını veren şehitleriyle kazanmıştır. Hiçbir kalleş saldırı, hiçbir hain pusu milletimizi beraber yaşama kararlığından, bölünmez bütünlüğünden döndüremeyecektir. Devletimizin ve Milletimizin bütün olanaklarını seferber etmek milli bir görevdir. Güneydoğu bölgemizde yaşayan insanlarımızın can ve mal güvenliğini sağlamak, Tüm yurttaşlarımızı teröre karşı birleştirmek ve mücadeleye sevk etmek milli birliğimiz için çok önemlidir.
Ateş düştüğü yeri değil topluca milletimizin sinesini yakmaktadır. Bu vatan için ödenmesi gereken bir bedel varsa geçmiş tarihimizde olduğu gibi yeniden bir kez daha Dünya’nın şah damarını kesmeye hazırız. Bu münasebetle aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet kederli ailesi başta olmak üzere Yüce Türk Milletine başı sağlığı diliyorum.
Adem ÇİLEK
Sinop Milletvekili Aday Adayı