Sevgili kardeşimiz Hasan Küçük, son günlerde gündeme gelen "Bisiklet Yolu" ile ilgili 19 Ağustos 2008 tarihinde yayımladığımız "Çok şey mi istiyorlar?" isimli haberi hatırlattı ve bu haberi tekrar yayımlamamızı istedi. Habere konu olan bu sevimli çocuklar, bugün birer delikanlı, ama biz yinede onların affına sığınarak bu haberi yeniden yayımlıyoruz.
Bu haberi bize hatırlattığı içinde sevgili kardeşimiz Hasan Küçük'e çok teşekkür ediyoruz.
Bisiklete rahat ve güvenli bir şekilde binememekten yakınan iki arkadaş Okan ve Berkay bisiklet sürücüleri olarak trafikte bizde fark edilmek istiyoruz diyerek bisikletlerine plaka taktılar.
Yolda rastladığımız Okan ve Berkay’ a neden plaka taktınız diye sorduk ve bin ah işittik. Bisiklet biniciliği konusunda oldukça iyi birikime ve bilgiye sahip gençler bakın neler dediler;
“Bu plakaları takmasa idik sizde bizi fark edip yanımıza gelmeyecektiniz. Bisikletlerimize sadece yazdan yaza okullarımız tatil olduğunda binebiliyoruz. Fakat nerde bineceğimiz konusunda problemler yaşıyoruz; Kaldırımda binsek yayalar kızıyor çarpacaksınız diye, yol kenarlarında binsek polis amcalar kızıyor ve otomobiller bizi görmezden geliyor ve can güvenliğimiz yok denecek kadar azalıyor. Oysa bisikletler ülkemizde ve yöremizde otomobiller kadar yaygınlaşmış sessiz ve çevreci bir ulaşım aracıdır. Bazı gelişmiş ülkelerde bisiklet yolu bile yapılıyor. Bu da bisiklet sürenlerin can güvenliğini sağlıyor.
Kalebağına giderken bile sağlıklı bir şekilde bisikletlerimize binemiyoruz. Belediye Başkanımızdan isteğimiz bisiklet yolu yaptırması ve bisiklet sporuna destek vererek ilçemizde bisikletli yaşam biçimine ön ayak olmasını istiyoruz.” dediler.
Not: Bisiklet federasyonunun Milli Eğitim Bakanlığına gönderdikleri bir yazısında durum şöyle özetlenmektedir.
Anayasamızın Gençliğin Korunması başlıklı 58. Maddesi'nde:
Devlet, İstiklal ve Cumhuriyetimizin emanet edildiği gençlerin müspet ilmin ışığında, Atatürk İlke ve İnkılâpları doğrultusunda ve devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü ortadan kaldırmayı amaç edinen görüşlere karşı yetişme ve gelişmelerini sağlayıcı tedbirleri alır. Devlet başarılı sporcuyu korur."
"Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır." ifadeleri yer almaktadır.
Bisiklet sporunun kamuoyuna mal olması gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, "bir yaşam biçimi" olarak kabul edilmesi ve çevre sağlığına katkıda bulunulması için kamu kurumları ile ortak hareket edilmesi en büyük hedefimizdir.
Bu cümleden hareketle, bu duygu ve düşüncelerimizi faaliyet alanına koyarken ilk başvuracağımız kurum, şüphesiz ki Milli Eğitim Bakanlığı olacaktır. Bakanlığınızdan istediğimiz husus, bisiklet sporunun okullarımızın faaliyet programına alınması ve yarınımızın teminatı olan çocuklarımıza bisiklet sevgisini yerleştirmektir.
'Çok şey mi istiyorlar?' Haberine Gitmek ve Yorumları Görmek İçin Tıklayınız