1 Melek 2 Şeytan

Takvimler 1991 yılının ilk gününü gösterirken memur bir ailenin tek evladı olarak doğdu Fırat bebek. Konya’nın Akşehir ilçesinde hayata gözlerini açan ve ilerleyen yıllarda çok sevdiği vatanının yılmaz bekçisi olacak olan Fırat’a, ‘’42,5 Fırat’’ lakabı da yine Akşehir’den gelecekti (Malum 42 Konya’nın plakasıdır).

Hatice, Fırat doğduğunda 30 yaşındaydı. Galatasaray Lisesi mezunu olan Hatice lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde tamamlamış, kariyer basamaklarını üçer beşer koşar adım tırmanmaktaydı.

Nurullah Semo ise Fırat ile hemen hemen aynı yıllarda dünyaya gelmiş 14 çocuklu bir ailenin erkek evladıydı. Terör belası yüzünden eğitimde sıkıntıların yaşandığı, okul binası eksikliğinden öğretmensiz binaların varlığına kadar birçok yapısal sorunun baş gösterdiği Doğu Anadolu’nun Van vilayetinden çıkan  Semo Ege Üniversitesi Sosyoloji Bölümünü kazanacak ve Ege Üniversitesi Tarih Bölümü 1’incisi Fırat’la aynı kampüste eğitim görecekti.

Hatice ise aynı dönemlerde Fethullah Gülen’in talimatıyla kurulan ve FETÖ’nün politikalarının geliştirildiği Abant Platformu’nun 2011-2016 arası Yönetim Kurulu’nda yer almaktaydı, dahası kendisi 2000’li yıllardan itibaren Abant Platformu toplantılarının büyük bir bölümüne katılmıştı.  Abant Platformu, terör örgütü FETÖ/PDY’nin elebaşı Fethullah Gülen’in onursal başkanı olduğu ve katılımcılarının FETÖ ile iltisaklı kişilerden oluştuğu bir organizasyon olarak tanınmaktaydı. Kariyer basamaklarını üçer beşer tırmanıyor dedik ya ne kadar fetö o kadar kariyer gerçeğinin hüküm sürdüğü seneler.

Çözülme süreci yıllarında dağdan ovaya inen PKK, gençliği terör kıskacına almış üniversitelerde bir yandan militan yetiştirirken bir yandan da vatansever Türk Gençlerinin eğitim haklarını gasp etmeye başlamıştı. Üniversiteye sözde okumaya gelen Semo da bu gasp hareketinin başını çekenlerdendi.

Devletin tüm vatansever organlarının bu hain terör kıskacında pasifize edildiği, kılcal damarlarının namahrem edildiği yıllarda Fırat, arkadaşları ile bu terör kıskacını yarmak, canından çok sevdiği vatanının namusunu ayaklar altına aldırmamak için kendi yaşam alanında mücadele vermekteydi, üstelik sadece kendi ideolojisinden  olanlarla değil üniversitesinde ne kadar vatansever genç varsa hepsi ile bu terör unsurlarına karşı bir cephe oluşturmaktaydı.

Fırat, Üniversitede bu hainlerin karşısında set oluştururken Hatice sözde akil insanlar heyetiyle İç Anadolu’yu karış karış gezerek Anadolu halkına çözülme sürecini anlatıyor ve PKK’yı şirin gösterme operasyonunu yürütüyordu . Hatice’nin bu müthiş çabası tabi ki karşılıksız kalmadı.

Bölümünün birincisi olan ve akademik kariyer planı yapan Fırat elbette ki bu şebekenin hedefine girecek, üniversite kantinlerinde terör örgütü elebaşının posterlerini dağıtan Semo ile Türk Bayrağı Yürüyüşü düzenleyen Fırat’ın yolları bir gün üniversitede çakışacaktı.

PKK tarafından ele geçirilen kantinlerde şehit haberlerinin alkışlarla karşılandığı bir dönemde ülkenin gerçek sahibi olan Ülkücü- Milliyetçi Türk Gençliği bu zulme dayanamayarak tepki gösterecek ve çıkan olaylarda Fırat Yılmaz Çakıroğlu isimli yiğit Nurullah Semo isimli bir terörist tarafından şehit edilecekti.

Neden zaman gazetesinde yazarlık yaptınız sorusuna kahkahalarla parası iyiydi diyerek karakter hususiyetleri noktasında şüpheye yer bırakmayacak bir tavır ortaya koyan Hatice Beril Dedeoğlu ise çıkan olaylar sonrası üniversiteye rektör olarak atanacak ve Nurullah Semo isimli gencin öğrencilikten atılma kararını iptal edecekti.

Yaşananlar sonrası Fırat kardeşimizin annesi Özlem anne ne kadar gülebiliyordur bilemeyiz ama geçtiğimiz günlerde ‘Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu’na  11 Bin 794 lira aylık maaş ile atanan Hatice Beril Dedeoğlu’nun keyfinin bol köpüklü olduğunu tahmin etmek zor olmayacaktır.

Mezarına gittiniz gitmediniz lakırdıları arasında dönmelerin, dümencilerin, devşirmelerin, ülkücü görünümlülerin siyasi dolgu malzemesi yapmaya çalıştığı Fırat kardeşimizin kemiklerini hiçbir atamanın, terfinin, yükselmenin, sızlatmasına müsaade etmeyecek, şehidimizi siyasi malzeme haline getirmek isteyen siyaset cambazlarına en sert tepkiyi vermekten kaçınmayacağız. Sahte düzeni nice Fıratlar yetiştirerek yıkacağız.

Osman Tuncay
Ülkü Ocakları Boyabat İlçe Başkanı