Dünkü köşe yazımda halk arasında, Topkapı Müzesi’ndeki tarihi eserlerin Arap’lardan alınan kredilere rehin olarak gösterildiği konuşulan iddiaları yazmıştım. Bu iddialar karşısında telefonum susmadı. AKP’liler tarafından AKP iktidarına iftira attığımı, benim köşe yazarı olmadığımı, AKP’yi karalama, iftira attığımı söyleyerek yerden yere vuruldum.
Oysa ben yazımda, halk arasında konuşulan, şüphe ve iddiaları yazdım. AKP iktidarı yetkilileri de bu iddiaları yalanlar, Topkapı Müzesi ile ilgili vatandaşın şüphelerini giderici bilgi ve gerçekleri belgelerle açıklar. Öyle değil mi?
Nihayetinde vatandaşlar iddia ediyor, ama doğru, ama gerçek.
Köşe yazımdan sonra vatandaşların Topkapı Müzesi ile ilgili iddiaları yenilir, yutulur gibi olmayan iddialarını sürdürdüler. Bu iddialar karşısında hayretler içinde kaldım.
Beni telefonla arayan bir vatandaş ise, “Topkapı Müzesi’nin en paha biçilmez tarihi eseri Kaşıkçı Elması ile birlikte hazine dairesindeki altın, mücevher değerindeki eserler satıldı. Müze de sahteleri sergileniyor” iddiasında bulundu.!
Gizli telefonla arayan bir vatandaş ise, “Topkapı Müzesi’ndeki tarihi eserleri, hazine dairesindeki, paha biçilmez Kaşıkçı Elması’nı, İstanbul’daki tarihi saraylardaki, altın şamdan, kristal avizeleri, yağlı boya tablolarının akibetini, yaklaşık 4 ay önce CİMER’e sordum cevap alamadım. Her konuya cevap veren CİMER’in bana cevap vermemesinden dolayı müzedeki tarihi eserlerin rehin veya satıldığı yönünde şüphelerim daha da arttı” dedi.
Aramızda geçen telefon görüşmesinde, vatandaşa CİMER’e Topkapı Müzesi ile ilgili gönderdiğiniz meili bana da gönderebilir misiniz diye sordum.
İddia sahibi iki saat sonra beni telefonla tekrar aradı, Efendim bilgisayarı arıza yaptığı için içindeki bütün bilgilerin silindiğini ve CİMER’e gönderdiği meili bulamadığını söyleyerek özür diledi.
Neden gizli telefon numarasından arıyorsunuz, isminizi de söylemiyorsunuz diye sorduğumda.
Korku imparatorluğu devletinde yaşıyoruz. Daha açıkçası başıma bir şey gelmesinden korkuyorum.
Bana adını, meil adresini, telefonunu vermiyorsunuz ama, CİMER’e meil atıyorsunuz, sizce çelişki değil mi?
Telefonunu kapattı.
Siz bu vatandaşın CİMER’e meil atarak Topkapı Müzesi’ndeki tarihi eserlerin akibetini sorduğuna ne kadar inanıyorsanız bende o kadar inanıyorum.
Ama bir gerçek var ki, uzun zamandır halk arasında Topkapı Müzesi ile ilgili iddialar konuşuluyor. Hiçbir hükümet yetkilisi özellikle Kültür ve Turizm Bakanı açıklama yapmıyor olması vatandaşlar arasında şüpheleri daha da artırıyor.
Her iddia, her şüphe gerçek olacak diye bir kural yoktur. Günümüz Türkiye’sinde, çamur at izi kalsın anlayışı ne yazık ki geçerli akçe oldu.
Diğer bir vatandaş da şöyle yorum yaptı, “AKP 20 yıllık iktidarında Türkiye’nin ekonomik olarak içini boşalttı. Yer altı, yer üstü madenlerini, taşınmaz kamu binalarını, fabrikalarını, kupon arazilerini satanlar, müzedeki eserleri de rahatlıkla satar.” dedi.
Bu tür iddiaların olması mümkün olmasına inanmak istememekle birlikte, bende de şüphe uyandırmadı değil.
AKP’nin 14 Mayıs seçim sloganı, “Durmak yok, ülkenin neyi varsa satmaya devam” !