14 Mayıs seçimlerine hazırlanan milletvekili adayları seçim kampanyalarına 500 bin liradan 10 milyon liraya kadar dudak uçuklatan bütçe ayıranlar Türkiye Büyük Millet Meclsi’nde halkı, ülkenin çıkarlarını mı yoksa, kendi ve çevresinin çıkarlarını mı temsil edecek?
TBMM’de vekilin söz hakkı olmadığı, siyasi iktidarın Meclis’e gönderdiği yasaların içeriğini okumadan, el kaldırarak evet, hayır demek için mi servetler harcıyorlar?
Yoksa, kariyer için mi?
Veya, iş takibi yaparak servetlerine servet katmak için mi?
Seçim kampanyasında harcadığı para, 5 yıllık vekillik döneminde alacağı paranın neredeyse dörtte biri ise neden böyle bir harcama yaparlar?
Seçim kampanyasına 10 milyon lira bütçe ayıran milletvekili adayları, hangi yüzle açlık sınırı altında yaşayan milyonlarca seçmenden oy isterken hiç mi yüzleri kızarmayacak?
Her ne hikmetse, hiçbir seçmende vekil adaylarına böylesine devasa bütçenin kaynağı nereden diye sormaz?..
Koluna 680 bin liralık saat takan iktidarın gazeteci milletvekili adayının seçim bütçesini tahmin etmek için münencim olmak gerekir.
Eee ne de olsa iktidara yakın gazeteci, milletvekili adayı !
Peki, vekil adayları nerelere harcama yapıyor?
Aday olacağı siyasi partiye adaylık başvurusuna yatırdığı para, ekibiyle birlikte Ankara’da otellerde kaldıkları masrafları yol paraları ile başlıyor.
Seçim bölgelerinde gezen adaylardan köyüne ‘sandalye’ derneklerine maddi yardım isteyenler…
İl ve ilçelerde seçim bürosu kiralama, el ilanı, afiş, broşür, kartvizit, billboard süsleme, bayrak, poster, otobüs veya minibüs kiralama, otobüs giydirme, fotoğraf, video çekimi, tanıtım videoları, mazot gideri, yerel veya ulusal medyada reklam maliyetleri ile birlikte çay, kahve, yemek ısmarlamaları.
Milletvekili adayı mı, yoksa fabrika,iş yeri mi kuruyorlar?
Geçmiş yıllarda bir iktidar partisinden milletvekili aday adayı tanıdığımın memleket, millet adına fikir üretecek hiç bir becerisi olmadığı halde 3’ncü sıradan adaylığım kesin dediğinde bana şaşırmıştım. Cahil cesareti böyledir dedim kendi kendime. Ve aday olamadı. Yaptığı seçim masraflar da yanına kar kaldı.
Ne yazık ki, ülkemizde haddimizi bilmiyor, sırtımızda 10 kilo yük taşıma kapasitemiz olduğunu bilmemize rağmen 30 kiloluk yük taşırız diyoruz.
35 yaşındayım İstanbul’da yıllarca yaşadığım, sevilen, sayılan geniş çevresi olan bir vatandaş olarak, ilçede bir siyasi partinin ileri gelenleri belediye başkanı adayı olmamı istediler. Ben kendilerine, belediye başkan adaylığı kampanyasına ayıracak param yok dediğimde, para sorun değil, sana açık çek, kampanya masraflarında harcama sınırını kafana takma dediklerinde, siz bana ilçenin, halkın belediye başkanı yerine bizim belediye başkanımız ol mu demek istiyorsunuz diyerek kabul etmemiştim.
Bu fani dünyada, bazı insanlar kendi idealleri, şan, şöhret zenginliklerine zenginlik katmak için yaşar, bazı insanlar da, ülkesine, milletine hizmet etmeyi kendisine ilke edinen idealist insanlardır.
Diğer bir konu ise; Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’nun “Aleviyim samimi bir Müslüman’ım” sosyal medyada izlenme oranı 86 milyon nüfuslu Türkiye’nin 100 milyon insanın izlemesi Türk siyaset tarihindeki bütün ezberleri bozdu. İzlenme rakamına inanmayan AKP’liler, birkaç kez tıklanmıştır. Mümkün olmadığını iddia etseler de, 100 milyonun dörtte biri olan 25 milyon kişi bile izlemiş olsa bu bir Türkiye rekorudur.