Muhalefet darmadağınık. Her kafadan bir ses çıkıyor. Ya son seçimlerde Millet İttifakı iktidar olsaydı!..
Muhalefetin bugünkü durumu, koltuk, bakanlık kavgasından bir birilerini yiyeceklerini gösteriyor.
Vay bu ülkenin halineydi.
Ana muhalefet partisi CHP’de her seçim sonrası, sular hiç durulmaz. Kendi içlerinde muhalefet yapmayı siyaset, vatana, millete hizmet ettiklerini zannederler.
CHP tek başına iktidar olsa bile sular yine durulmaz. Vatandaşın, ülkenin sorunlarına odaklanmak yerine koltuk kavgasından bir birilerini yerler.
Bu nedenle CHP’yi yönetmek, Türkiye’yi yönetmekten daha zordur.
Muhalefet yokmuş gibi iktidar, ara vermeden temel gıda maddelerine, akaryakıta sürekli zam… zam…
Bu zamlar nereye kadar?
Ülkenin bugünkü ekonomik çıkmazından iktidar ne kadar sorumluysa, muhalefette o kadar sorumludur.
İflas eden ülke ekonomisini, sanki dar gelirliler, emekliler ödeyecek.Bu ülkeyi iflas noktasına getirenler ay sonunu zor getiren vatandaşlar mıdır?
İhracat yerine, “Paramız var ki ithal ediyoruz” zihniyetinin hiç mi suçu yok?
Türkiye, dünya ülkeleri arasında tarım ve gıda da kendi, kendine yeterli 8 ülkeden biriyken, yüzde 90 dışa bağımlı hale getirilmesini, vatanını, milletini seven kim savunabilir?
Ama ne yazık ki milyonlar savunuyor ve avuçları kızarıncaya kadar alkışlıyor!
Genel seçimlerin ardından geçen iki aylık süreçte Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde muhalefeti iç tartışmalara boğuldu.
Zamlara göstermelik tepkiler dışında ses çıkarılmadı, toplumsal yaşamı kuşatan çaresizlik dalgası ise görmezden gelindi. Vatandaşlarda biriken öfke, kanal arıyor.
Onca ekonomik krize rağmen iktidarın ömrünü uzatmayı başaran Saray yönetimi, seçimlerin ardından ekonomik krizin ağır faturasını zamlarla halkın sırtına yüklerken toplumsal yaşam ise baskılarla dört koldan kuşatıldı.
14 ve 28 Mayıs seçimlerinden önce vekil hesapları yapan, bakanlıkları dahi aralarında paylaşan Meclis muhalefeti ise geride kalan iki ayda darmadağın oldu. İçeriğini kimsenin dolduramadığı ‘değişim’ ve ‘yenilenme’ söylemleriyle başlayan süreç kişi ve grupların merkeze alındığı tartışmalara boğuldu.
CHP’de tüm tartışmalarda isimler ve genel başkanın kim olacağına odaklandı. İlk olarak partinin MYK’si değişti.
Ancak CHP’de genel başkan dahil olmak üzere köklü değişikliklerin hayata geçirilmesini isteyen çok sayıda isim, bu konuda açıktan çalışma yapmaya başladı.
Bugüne kadar açıktan açıklamasa da İmamoğlu’nun yanı sıra Özgür Özel, İlhan Cihaner ve Aytuğ Atıcı da partide Vatandaşlar, zamlara karşı tepkilerini yükseltirken CHP, yalnızca parti binaları içinde basın açıklamaları yapmakla ve Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırmakla yetindi.
İYİ Parti: Seçimin ardından İYİ Parti’de de tartışmalar başladı. Partinin önemli isimleri Aytun Çıray, Ahat Andican, Emine Küçakali ve Taylan Yıldız istifa ettiklerini duyurdu.
Partinin 3. Olağan Kurultay’ı gerçekleşti. Kongrede konuşma yapan Genel Başkan Meral Akşener seçim sonrası uzun süren sessizliğini bozdu. Akşener, “Hesap veriyorum, sonra da hesap soracağım” dedi. Öte yandan Akşener, en büyük pişmanlığının CHP’den 15 milletvekili istemek olduğunu dile getirdi.
İYİ Parti lideri, 1151 delegenin 1127 geçerli oyunu alarak yeniden genel başkan seçildi. Akşener ve partinin önde gelen kurmayları yerel seçimlerde ağırlık eğilimlerinin kendi adaylarıyla seçime girmek olduğunu vurguladı.
. Muhalefetin ikinci kitlesel partisi olan İYİ Parti de tıpkı CHP gibi zamlara parti binalarından yaptıkları basın açıklamalarıyla tepki göstermekle yetindi.
DEVA, Gelecek, Saadet ve DP: CHP listelerinden giren ve toplamda 38 milletvekili alan Deva, Gelecek, Saadet ve Demokrat Partisi seçimlerden sonra sadece sandıktan çıkan sonuçlara ve kendi iç dinamiklerine odaklandı ve seçimlerden sonra da yaptığı ilk iş meclis siyasetini ana eksen olarak almak oldu. Seçimlerin hemen ardından konuşan Babacan, “Geçen dönem tek bir milletvekiliyle bayağı bir görünürlük sağladık, şimdi 15 milletvekilimiz var” ifadelerine yer vermiş yeni dönemde yine meclisi işaret etmişti.
İktidarın eline güçlendiren, Millet İttifakı’nın dağılmışlığı, kendi içerilerindeki tutarsızlıkları ülkeyi muhalefetsiz bıraktı.
İktidarın zamlarına sessiz kalan muhalefetinüzerine sanki ölü toprağı serilmiş. Seçim yenilgisinin bunalımından bir türlü kurtulamadılar. Vatandaşı, hayat pahalılığı ile baş başa bıraktılar.